aman ha bayanlar haricindekiler okumasın ( kesin meraklı erkekler okuyo şimdi )
Sakal-bıyık bırakmak
Erkekliğin göstergelerinden biri sayılır. Özellikle de Türk toplumunda... Hatta ergenlikte kılları çıkmayan erkekler, arkadaş çevreleri tarafından ''köse'' olarak adlandırılır ve sanki bu, bir eksiklikmiş gibi kendilerine sunulur. Oysa ki tırtılı anımsatan bir bıyık, öpünce yanağı sıyıran bir sakal, kızlara pek de çekici gelmez. Tamam, kimisine yakıştığını inkar edilmez, ama sinekkaydı olayı çok daha çekici. Ne güzel işte, yumuşak yumuşak!
Yaka paça dağınık
Okulda, gömleğin düğmeleri açık, yaka paça dağılmış, kravatı çığırından çıkmış pek çok erkek vardır. Onlar düzene karşı gelmenin zevkini yaşarken, kızlar onların bu düzensiz hallerinin aşk hayatlarına da yansıdığını anlamıyorlar sanıyorlar. Düşündüklerinden çok zekiyiz, farkında değiller. Şöyle tertipli, düzenli olmak varken, ne anlamı var özgür ve vahşi havalarında gezmenin sanki! Havalarından yanlarına bile yaklaşılmıyor. Bu da kızlara hoş gelmiyor.
Slip mayo
Hepsini suçlamak anlamsız olur, ama bazıları, slip mayo zamanının çoktan gerilerde kaldığını, dar ve hatları belli eden giyeceklerin sadece kadınlara özgü olduğunu neden anlamak istemiyor ki! Adam gibi giy şort mayonu, öyle gir denize.
90-60-90
Erkekler, sahip olmadıkları şeyler hakkında konuşmaya bayılırlar. Para bir, arabalar iki... Ama onların asıl çekim alanına giren, vücut ölçüleri. Kızların karakterinden çok vücut ölçüleriyle ilgilenmeleri, kızlar için nasıl bir kabus bilmiyorlar.
İneğin dil izleri duruyor
Şu inek yalamış modeli çıktı çıkalı, saçları jöleli, briyantinli çocuklardan geçilmiyor ortalık. Eskiden ''Amerikan traşı'' vardı, hepsi saçlarını bir model kestirir Amerikanvari hareketlerle artist artist gezerlerdi. Son yıllarda önce Memet Ali Alabora sonra Burak Özçivit sağolsun, hepsi jöle kutusuna daldırılmış saçlarla gezmeye başladılar. Herkese yakışsa neyse, söyleyecek bir lafımız olmaz o zaman. Ama her biri Memet Ali Alabora ve zoraki kocadaki Burak Özçivit olamaz ki canım!
Dar kıyafetler
Erkekler, şu ''Etiler'' modasına fazlaca sardılar. Hem bıyık, sakal seviyor hem de feminenliğe geçiş yapıyorlar. Artık bir karar verseler de biz de rahat etsek!
Kavga, dövüş
Erkekler, en küçük bir şeyde kaba kuvvete başvurmaktan yanalar. Hele, kız arkadaşlarına laf atılmaya görsün. Oysa ki kızlar, adam gibi konuşsunlar, uzlaşsınlar isterdik. Kaslarını görmemiz için gövde gösterisine ihtiyacımız yok. Üstelik, bu kavga hali sadece sinirlendikleri zaman gerçekleşmiyor. Arkadaşlarıyla beraberken de, sırf zevk olsun diye boğuşmaya, birbirlerinin üzerine atlamaya, karate, judo falan yapmaya bayılıyorlar. İlginç tipler işte!
Aşk da neymiş?
Eskiden romantiklerdi. Artık karşılıklı bakışmalar, utanıp çekinmeler yok. Onlar hoşlarına giden kızla direkt tanışıyor, kız pas vermezse de ''bana kız mı yok'' deyip diğer seçeneğe başvuruyorlar. Naz yapmaya bile gelmiyor. Aşkı ayaklar altına aldılar. Nerede peşinden koşmalar, nerede o romantik mektuplar...
Yayıl dur
Otururlarken bacakları adeta geniş açı çiziyor. Özellikle otobüste... iki kişilik koltuğun çeyreğine sığ sığabilirsen. Sanki mahalle kahvesinde oturuyorlar. Yeri geldiğinde kibar olmasını da bilmek gerek!
Zeka gösterisi
Kızları etkilemenin en başarılı yolunun, zeki ve esprili olmaktan geçtiği doğru. Ama gerçekten zeki ve esprili olmak baka, zeki numarası yapmak bambaşka bir şey. Üstelik zeki olsalar bile, olayı gösteriye dönüştürdükleri an, her şey ''tık'' diye kopuyor. Kendilerinden soğutmaktan başka bir şey yapmamış oluyorlar. Fazla kendine güvenmek, havalarda dolanmak ve ''Ben hep bir numarayım'' izlenimi vermek çok boş. Anladık, zekiler. Peki, hala mütevazi olmaları gerektiğini niye akıl edemiyorlar?
Yemek stilleri
Ağızlarındakini sergilemeleri çok kötü, hatta kötü ötesi. Bizim bu durumdan şikayetçi olmamamız ise umurlarında bile değil. Ayrıca okul kantininde yemek esnasında birbirlerine fırlattıkları havada uçuşan yemek artıklarının, bizzat gelip bizi bulması da son derece ilginç!
No deodorant
Bize göre, misler gibi kokmak gibisi yok. Büyük ihtimalle onlara göre de durum böyle. Ama nedense biraz umursamaz, biraz tembeller. Onlara göre deodorant kullanmadan sokağa çıksalar da olur yani. Kızlara göre olur mu? Olmaz tabii. Hele sıcağın doruğa çıktığı şu yaz günlerinde...
Futbol muhabbeti
Erkeklerin vazgeçilmez muhabbet konusu; futbol. Sürekli yok ofsaytt›, yok penaltıyd›, yok hakkımızı yedilerdi... Bıktırdılar valla. Bir de şu ofsayta ''obsayt'' demeleri yok mu? Hem çok biliyorlar hem de bu kadar bildikleri bir konuda hata yapıyorlar. Eh, Dünya Kupası sayesinde biz de az buçuk bir şeyler öğrendik. Hatta futbola bayağı da sardık, ama sezon açılınca yine böyle mi düşünürüz, bilinmez.
Araba muhabbeti
Arabalara benim de ilgim yok desem yalan olacak! Ama erkeklerin sorunu, arabalardan çok iyi anlıyormuş gibi davranmalarında yatıyor. Bir konuşsan, sanki engin bir motor bilgileri var sanırsın. Kızlar ise arabanın modeli, rengi vs. konularıyla ilgilenmeyi tercih ediyor. Olayın teknolojik, elektronik boyutuna inmeye hiç gerek yok.
Devleti Kurtarma
Gruplaştıklarında devletin hatalarından girerler, yapılması gerekenler falan derken bir bakmışsınız ki sefil olan devleti bir anda süper bir devlet yapmışlar. Bunlara sık sık rastlayabilirsiniz.
Game Over
Ya, nasıl olur da bilgisayarda oyun oynamak, sevgilileriyle buluşmaktan daha önemli olabilir ki? Sizin de kendini oyuna kaptırıp telefon etmeyi unutan ya da buluşmaya geç gelen erkek arkadaşlarınız olmuştur. Oyuna bir bağlanıyorlar, bir daha kopamıyorlar. Bize de bu kadar bağlı olsalar keşke. Bir oyun kadar bağlatamadık kendimize. Sürükleyici bir ilişki yaşamak için kızların da bölüm bölüm olmamız gerekiyor sanırım. Kızlar sırlar ve bilinmezliklerle dolu olmalı, her bölümde daha da zorlaştırmalı işi galiba